Demokrasilerin vazgeçilmez ögelerinden biri seçimlerdir. Seçimler hem vatandaşların tercihlerinin politikalara dönüştürülmesine aracılık etmesi nedeniyle önemlidir, hem de bir vatandaşın gerçekleştirebileceği en basit ve masrafsız yönetime katılım biçimi olmasıyla. Vatandaşlar seçimlerde bir partiye oy vererek o partinin uygulamayı taahhüt ettiği politikaları desteklediklerini belirtirler ve o partiye belirli bir dönem için bu politikaları uygulama yetkisi verirler. Hangi seçim sistemi altında olursa olsun, bu seçim işlemi sonrasında bir ya da birden çok parti bir sonraki seçime kadar bu yetkiye haiz olur. Bir sonraki seçimde de vatandaşlar bu yetkiyi yenilerler ya da yenilemezler. Seçimler bu delegasyon işlemini bu kadar basit hale getirdikleri için önemlidir.
Siyasal yaşamın ayrılmaz bir parçası olan seçimler aşağıda ayrıntılı biçimde açıklanacağı gibi “seçmenlerin tercihlerini sandalyelere” dönüştürme işlemidir ve bu işlemin bir çok ayrı yöntemi vardır. Eski Yunan’da vatandaşların agorada toplanıp el kaldırarak oy vermelerinden başlayarak kimlerin nasıl oy verecekleri ve o oyların nasıl sayılacakları sürekli tartışma konusu olmuştur. Siyasal yaşam üzerinde bu kadar belirleyici olan bir ögenin tartışılması da zaten beklenmelidir.
Bizim bu çalışmada amacımız seçim işlemleri hakkında sosyal bilimler yazınında çok uzun süredir yeralagelmiş bir konuyu ,seçim sistemlerini ve bunların siyasal sonuçlarını tartışmaktır. Çalışma boyunca aklımızda varolan sorular şunlardır: Seçim sistemlerinin siyasal sonuçları nelerdir? Seçim sistemleri arasındaki farklar siyasal sonuçlar arasındaki farklara neden olmakta mıdır? Seçim sistemlerini değerlendirmek için nasıl kriterler kullanabiliriz? Hangi seçim sistemleri bu kriterlere göre iyi, diğerleri kötüdür? İdeal bir seçim sistemi var mıdır?
Bu soruları yanıtlamaya çalışacağımız çalışmamız basit bir işle seçim sistemlerinin ögelerini ya da boyutlarını tanımlamakla başlayacaktır. Daha sonra dünyada yaygın olarak kullanılan seçim sistemleri tasvir edilecektir. Seçim sistemlerinin nasıl siyasal sonuçlara yol açabileceği tartışıldıktan sonra farklı seçim sistemlerinin bu siyasal sonuçlar üzerindeki teorik etkileri değerlendirilecek böylece çalışmanın ampirik kısmı için test edilebilir hipotezler üretilecektir.
Çalışmanın ampirik kısmı iki bölümden oluşmaktadır. Birincisinde Arendt Lijphart’ın (1994) sağladığı birinci elden veriler istatistiksel analizlere tabii tutularak teorik kısımda tartışılmış olan hipotezler test edilecektir. İkinci bölümde ise Türkiye özelinde seçim sistemleri tartışılacak, Türkiye’de seçim sisteminde yapılan değişiklikler sergilenip bunların siyasal sonuçları gösterilecektir. Son olarak Türkiye’de gündeme gelmiş seçim sistemi değişiklik önerileri tartışılacak ve değerlendirilecektir.
Tam metin için: http://www.urbanhobbit.net/PDF/secim_sistemleri.pdf